Aliağa Bisküvilik Buğdayı’yla tarım sektörüne yerli, milli, kuraklık, hastalık ve iklim değişikliğine dayanıklı, yüksek verimli, kaliteli ve Türkiye’de ilk olan bir buğday türü kazandıran Ülker, yeni bisküvilik buğday çeşitleri için Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü’yle birlikte “Bisküvilik Buğday Geliştirme Programı” başlattı. Bu programla yeni bisküvilik buğday çeşitleri geliştirilecek.
Türkiye’nin önemli tarımsal ham madde alıcıları arasında yer aldıklarını belirten Ülker CEO’su Mete Buyurgan, ayrıca şunları söyledi:
Sürdürülebilir üretim
Yerli ve milli tohumculuk, iklim değişikliği, kuraklıkla mücadele, sürdürülebilir üretim, hastalık-zararlılara dayanıklılık, verim ve kalitenin artırılmasına yönelik Ar-Ge faaliyetlerine katkıda bulunmayı hedeflediklerini belirten Buyurgan, programla ilgili şu bilgileri verdi:
İlk ekimi, 2019 yılı Kasım ayında Konya ve Ankara’da 700 dönüm arazide gerçekleştirilen Aliağa Bisküvilik Buğdayı’nın ilk hasadının da 2020 yılının Temmuz ayında yapıldığını hatırlatan Buyurgan, “Bu hasatta yaklaşık 300 ton tohum üretimi hedefimizi yakaladık. Bu tohumları, 2020 Kasım ayında Konya, Ankara, Kırıkkale, Yozgat ve Kırşehir’de tekrar toprakla buluşturduk. Gelişim sürecini yakından takip ediyoruz. Önümüzdeki dönemde sözleşmeli ekim sistemiyle üretimin ve ekim alanlarının da artırılmasını planlanıyoruz. Bu sayede Aliağa Buğday’ı bisküvi endüstrisinde sadece Ülker’in değil diğer paydaşların da kullanımına hazır hale gelecek. 2023 yılında bisküvilik buğday ihtiyacımızın yarıdan fazlasını Aliağa Buğdayı’yla karşılamayı hedefliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“Tarım sektörü için çok önemli”
Ülker ile birlikte Bisküvilik Buğday Geliştirme Programı’nı hayata geçiren Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Fatih Özdemir ise şu bilgileri aktardı: